9.04.2013

Yakın Bütün Sinemaları, Sonra Oturup Kahve İçelim!




Kayıtlara geçsin diye söylüyorum bugün 9 nisan ve hava gayet yine rezalet. Yine diyorum çünkü 3 nisanda da böyleydi, 8inde de böyle, 9’u oldu hala... Hava durumuna bakıyorum 15 nisanda yağış var. Neler oluyor bilmiyorum. Bahar bu mu?!

1 fincan kahvenin 40 yıl hatırı olmasını biraz abartı bulsam da, Türk kahvesi ile yapılan her muhabbetin biraz daha samimi olduğu bir gerçek. Neden bilmiyorum ama çay gibi laylaylom, filtre kahve gibi film arkadaşı içeceği değil. Bu yüzden seviyorum bu kahveyi.

Emek Sineması da tarihin tozlu sayfalarına karışacak gibi duruyor. Biz böyleyiz işte, yeniliği(!) çok seviyoruz. Bu nedenle annemlerin “biz çocukken işte hep buraya gelirdik” dedikleri bir yer yok, genelde daha çok “eskiden burada şu vardı, biz de oraya gelirdik” tarzı cümleler kuruyorlar. Bazen Florya sahildeki restoranlara gidince, eskiden de buraya gelirdik gibi laflar dönüyor mesela, insan bir garip oluyor. Sanırım oraların da yıkılıp AVM olması an meselesi.

Aslında bence her yeri yıkalım, komple bir büyük AVM yapalım ülkemizi. Böyle hep residence olsun apartmanlar, bahçeler olmasın. Hatta sinemalar da olmasın, hep dizi izleyelim. Hatta diziler de olmasın hep reklam olsun, zaten reklamlar getiriyor ya asıl karı.

Reklamları konu yapalım dizi gibi, mesela Ayçiçek yağı “Şükriye Hanım hangisini kullanacak bilmemneyağı mı sananeyağı mı? Daha da önemlisi kullanırken yanında kim olacak Ahmet Bey mi, Mehmet mi?” Hani insanlar da dizi yapacağım bunu 3 saate nasıl uzatacağım diye düşünmemiş olur. Hatta hiç düşünmemize gerek kalmaz çok iyi olur yahu! Hem reklam, hem dizi!

Mesela artık AVMlerde de Türk kahvesi satılıyor. Aslında buna karşı değilim, Pazar payında yer edinsin ne güzel. Ancak sonra olacaklar korkutuyor beni. Belki de artık arkadaşlarca toplaşıp, kahve içme geleneği de kalkar, Türk kahvelerimizi de ayakta içip AVMde gezerken reklamlarda bize dayatılan hangi ürünü alsak diye düşünürüz. Sonra konuşmayı unuturuz dünyamız Fahrenheit 451 gibi olur. Önce kahve yanı sohbetlerimiz gider, sonra düşüncelerimiz, sonra ruhlarımız robotlaşır. Geriye robotlaşan insanlara satılmış, hazır Türk kahveleri kalır.

Biz de afiyetle içeriz.

 Yakın Gelecek...

2 yorum:

  1. çok pesimist bir yaklaşım olmuş:(
    umarım öyle olmaz.
    türk kahvesi cezvelerde pişer.....

    YanıtlaSil